Siz şimdi 24 Haziran’a dek seçimleri, ondan sonraki ayları da seçim sonuçlarını konuşarak geçirirsiniz.
Bu arada laleler solar, gelincikler kurur.
Ağaçlar çiçeklerini döker, çayır çimen gazel olur…
Bahar çekip gider.
Bir sonraki baharı da göremez içimizden kimileri.
Bu onun son baharıdır bilemez.
. . .
Hikmet derdi ki;
“Başıma gelen her şeyi hak ediyorum ben,
Çünkü pahalı olanı ucuza sattım…”
. . .
Japonlar her kiraz çiçeği mevsiminde eşleri ile çiçek açmış bir kiraz ağacının altında sadece aşk konu sohbetler edermiş.
Siz en son ne zaman sadece aşk konulu sohbet ettiniz sevdiğinizle.
. . .
Ne bu seçimde, ne de bundan sonraki seçimlerde sonuç ne olursa olsun hayatımızda büyük bir değişiklik olmaz.
Suratına bakınca önce zaafı görünen adamcıklarız biz.
Kültürümüz ile değil de hırsımızla hayatı yorumlarız.
Hakka değil güce taparız.
Tanrıdan çok akrabalarımızı ve klanımızı severiz.
Bilgiye değil mansıba ve servete saygı gösteririz.
Bütün az gelişmişler gibi sanatı izlemek yerine kavga izlemeyi tercih ederiz.
Aslında birbirimizi de sevmeyiz.
. . .
Seçim vakti gelir. Oyunuzu verirsiniz.
Siz baharı ıskalamayın bence.