Önceki gün, Ümraniye-Taşdelen hattında çalışan bir özel halk otobüsünden akla ziyan görüntüler yansımıştı kamuoyuna… Yolcuyla dolu otobüsünşoförü, taşıdığı yolcuların can güvenliğini hiçe sayarak seyir halindeyken kitap okuyordu. Bu olayla birlikte, kentteki halk otobüsü sorunu da bir kez daha gündeme taşındı tabii… Zira özel halk otobüslerinin olaysız, kazasız günleri geçmiyor. Aşırı hız, yolcu kapma yarışı gibi şikâyetler hiç bitmiyor. Peki bu sorunlar neden çözülemiyor, halk otobüsüşoförleri neden zapturapt altına alınamıyor? Kaynak:haberturk.com
İşte bu soruları, Tüm Özel Halk Otobüsleri Birliği Müşaviri Ercüment Coşkun’a sordum. Ve şu yanıtları aldım:
“EĞİTİLMİŞ ALTYAPIMIZ YOK”
“Kazaları düşürmek, şikâyetleri sona erdirmek için bazı sistem değişiklikleri yapıyoruz. Örneğin yolcu kapma yarışını bitirmek adına havuz sistemi kurduk. Bu sisteme göre, İstanbul’daki 5 halk otobüsü şirketinin kendi bölgeleri oluşturuldu. Her bölgenin parası toplanıp o hatta çalışan otobüslere eşit olarak dağıtılıyor. Yani artık fazla yolcu alan şoför daha fazla kazanmıyor. Böylece yolcu kapma yarışı yapmalarının bir anlamı kalmıyor. Bütün araçlara kamera sistemi kurduk. Artık otobüsü ve şoförünü uydudan takip edebiliyoruz. Aşırı hız ve davranış sorunlarını da büyük oranda çözdük. Ancak tüm bu önlemlere rağmen sorunlar bitmedi. Çünkü eğitilmiş bir altyapımız yok. Türkiye’nin trafik kültürü böyle ne yazık ki. Bir proje geliştirdik. Üniversite mezunu şoförlerin halk otobüslerinde çalışması için… Afyon Kocatepe Üniversitesi’nin Otobüs Kaptanlığı bölümüyle işbirliği halindeyiz. Projemiz hayata geçtiğinde bu bölümün mezunlarını çalıştıracağız. İstanbul’da 2150 özel halk otobüsü var. 1000 tane de erguvan otobüs var. Taşıdığımız ücretsiz ve indirimli yolculuk nedeniyle kimse para kazanamıyor vekazancımızı hizmete dönüştüremiyoruz. Halk otobüsleri aslında çok fazla denetim altında. Bir kere emniyet denetliyor, sonra İETT denetliyor.
Ayrıca da şirketler kendileri denetliyor. Şirket yöneticileri ayda belirli günlerde otobüslere biniyor, rapor tutuyorlar. Şirketler mobil denetim yapıyor. Kamera hepsinde var, şimdi yasal zorunluluk gereği GPS de gelecek. Bir araştırma şirketiyle çalıştık. Anketörler, müşteri olarak otobüse binip yolcuların şikâyetlerini, şoförlerin davranışlarını tek tek rapor etti. Bu ankete dayanarak eğitim programı uyguladık. Sorunları ancak teknolojiyi ve eğitimi en üst seviyede kullanarak çözebiliriz.”