Zaman tam olarak bilinmiyor ama Balkan Savaşlarının öncesi 1900’lü yıllar diye tahmin ediliyor…
Bugünkü Yunanistan , Makedonya , Arnavutluk sınırlarının kesiştiği bölgelerde geçiyor hikaye. Drama, Debre…
Hasan’nın lakabı da Debreli.Bugün bazen söylenen ” De Bre ” yanlış yani.
”Bre” sık olarak kullanılan bir kelimesi yörenin ama alakası yok.
Doğrusu Debreli Hasan.
Osmanlı kolcularından ( Jandarma ) biri Hasan’ı tokatlar.Bazı kaynaklar bu meselenin ağır vergilerden kaynaklandığını, bazıları da Hasan’ın askerliğini yapmakta olduğu sırada olduğunu söylüyor.
Debreli yediremez bu tokadı da hakareti de.
Kanına dokundu ya.
Düşünmez çeker silahını ve vurur komutanı.
Komutanı vuran Debreli’nin vatanı dağlar olmuştur artık.
Bir de Rum can yoldaşı vardır. Kızanı , Kara Kedi.
Çok fazla kimse yoktur yanlarında.Kaynaklarda sadece Kara Kedi geçiyor,bu anlamda kalabalık değiller diye tahmin ediliyor.
Kısa zamanda halk tarafından sevilen kahraman olur Debreli.
Zenginden alıp fakire verendir o halk gözünde.
Balkan Robin Hood’u yani bir nevi.
Hatta Drama köprüsünü halk için Debreli Hasan’ın yaptırdığı söylenir.
Başka kaynaklarda ise var olan köprüyü tamir ettirdiği anlatılır.
İsmi İzmir’in Çakıcı Efesi ile anılır olmuş halk tarafından.
Hatta Selanik’ten İzmir’e gidecek Yahudi bir tüccara
”sen Debreliden geçsen Çakıcı’dan geçemezsin’‘ denildiği anlatılır hikayelerde.
Birgün bir genç danasını önüne katmış gidiyor.
Bizim Hasan Kara Kedi ile beraber önünü keser gencin;
-Nereye
-İskeçe’ye.. Bunu satıp evleneceğim
Genç derdini Hasan’a dökülür. Durumu anlar Debreli.
Sevdalı sevdasına ulaşırken nasıl daha da dar geldiğini hatırlar Drama Köprüsü’nün.
Gence dananın kat kat fazlası para verir danayı da düğün hediyesi eder.
İşte böyle merttir bu eşkıya.
Türkünün yakılmasına dair çeşitli görüşler var.Ama en bilineni Kara Kedi’nin içeri düşmesi ile başlayanıdır..
Kara Kedi düştükten sonra yakılır türkü;
“At martini Debreli Hasan, dağlar inlesin/ Drama mahpusunda bre Hasan, Karakedi dinlesin” diye.
Doğumu bilinmeyen Debreli’nin ölümü de net değil. Affa uğradığı dönemde yaşanan mübadeleyle bir şekilde Anadolu’ya göçtüğü biliniyor.Yine kesin bilinmemekle beraber Balıkesir Bandırma tarafına gittiği söyleniyor.Hatta o dönem Bandırma da yaşayan Rum sanatçı Achilleas Poulos 1927 yılı New York kayıtlı bir plakta Rumca söylemiş parçayı.Bu yüzden midir yoksa halkların ortak miras bir ezgisi midir bilinmez melodisinin Rumlara ait olduğunu iddia eden de vardır.
Debreli Hasan’nın hikayesinde ulaşabildiğim emareler bunlar.Varsa katkısı olan eklesin a dostlar.
https://www.youtube.com/watch?v=BED0f_IGzig