Silivri Kent Konseyi Başkanı Prof. Dr. Oğuz Özyaral, “Marka Kent ve Mutlu Silivri” için hazırladıkları projeleri açıkladı. Prof. Dr. Özyaral, “İstanbul buraya gelsin, burayı kirletmesin, burada nasıl yaşanıldığını öğrensin, öğrendiği gibi gitsin” dedi.
Silivri Kent Konseyi, Prof. Dr. Oğuz Özyaral başkanlığında yerel basın mensupları ve STK’lar ile bir araya geldi. Bugün, Silivri Belediyesi Sergi Salonu’nda gerçekleştirilen toplantı da Kent Konseyi’nin 2 yıllık eylem planı açıklandı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan programda konuşan Silivri Kent Konseyi Başkanı Prof. Dr. Oğuz Özyaral, “Sayın Belediye Başkanımızın Marka Kent ve Mutlu Silivri konseptine uygun hareket edilebilmesi için 4 sistem oluşturduk. Bunlar; kadın, gençlik, çocuk ve engelsiz yaşamdır. Şuanda geldiğimiz noktada 420 üyemizle çalışmalarımızı sürdürüyoruz” dedi.
“TARİHİMİZİ KORUMALIYIZ”
Plan ve projeleri anlatan Prof. Dr. Özyaral, “Silivri’de kurduğumuz meclislerimiz hazır. Size hepinizin önünde söz veriyoruz. 4 ay içinde Silivri’de sıfır atığı duymayan ve başlatmayan kalmayacak. Bütün alt yapısı ve her şeyi hazırdır. Biz Silivri’de bir şey yapıyorsak, dünya duysun. Sadece İstanbul duymasın. İstanbul buraya gelsin, burayı kirletmesin, burada nasıl yaşanıldığını öğrensin, öğrendiği gibi gitsin. Tarihimizi korumalıyız” şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Oğuz Özyaral’ın açıklamaları şu şekilde;
“MUTLU KENT VE MARKA KENT İÇİN”
“Bugün oluşturduğumuz projeler 5 yıl yürüyebilecek şekilde planlanmıştır. Mutlu Kent ve Marka Kent Silivri için. Kentimize ait değer yargılarımızın oluşturulması lazım. Esnafın tabelasından, resminden, duvarların renginden başlanması lazım. Esnaf dükkanına dedesinin fotoğrafını asar ve derki, işte simitçi filanın fotoğrafı, terzisinin aynasını koyar, malzemelerini koyar. 6 bayraklı bir proje olacak. Beyaz bayrağı alan esnafa plaketin dışında ödülde verebiliriz. Bu proje bilimsel bir biçimde kriterleri oluşturulacak. Bir fotoğraf asmak bile puan alacak. Bizim için çok önemli. O kültürler sandıklardan, tavan aralarından çıkacak.
Kadınlarımızın, esnaflarımızın ürettiği ürünler olacak. Cam işlerine, el işlerine kadar. Bu projenin amacı dışarıdan hiçbir şey getirmiyorsunuz. Bizim kadınlarımız, patriot böreğinden ayranına kadar her şey doğal ürünleri getiriyor. Silivri’de ekmek yenecek, doğru ekmek yemeği de insanlar Silivri’den öğrenecekler. Çıkacağız fırınların nasıl ekmek yaptığını ve yapıldığını da göstereceğiz. Beni delirtmesin kimse. Burada ne yetiştiriliyorsa, onu yemeği öğreteceğiz. Selimpaşa bizim kentimizin göz bebeği, ayrı bir parçası olarak görüyoruz. Selimpaşa’yı nasıl parlatırız düşüncesindeyiz. Mahallelerimizi boyayacağız.
“CEZAEVİ YÜZ KARAMIZ DEĞİL”
Türkiye Silivri’yi tanısın diye TIR çıkartacağız, bütün ürettiğimiz ürünleri orada anlatacağız. Türkiye turu planlıyoruz. Tarım Fuarı projemizi de başkanımıza sunduk. Bunun için kardeş kentlerimiz var, gerek Türkiye’de gerek yurt dışında. Tarımın dünden bugüne taşındığı noktayı, bugününü anlatacağız. Endüstriyel istemiyorum. Çünkü endüstri her şeyin önünde gösteriliyor. Bizim bu projelerimiz içinde yerel basınımız çok kıymetli. Burada yaptığımız şeyleri yerel basınla duyurmalıyız. 3 boyutlu parklar yapmaya karar verdik, çok güzel bir proje. Oğuz Kağan Aydos, ekibiyle birlikte sürekli bir şekilde tiyatroyu köylerimize götürecek. Silivri’de bir ilki başlattık. Silivri Cezaevi, Silivri’nin bir mahallesidir. Orada insanlar var, onlarla sohbet ediyoruz, konuşuyoruz. Silivri Cezaevi bizim yüz karamız değil. Onların yaşam kalitelerini arttıracağız. Çevre ile ilgili çalışmalarımızı platforma dönüştürüyoruz. Tek el ile hiçbir şey olmaz.
“SİLİVRİ’NİN AKCİĞERİNİ OLUŞTURACAĞIZ”
Baba ile çocuğu doğa da yaşa, doğal yaşa eğitimine tabi tutacağız. Onlarca arkadaşımızın fikir emeği, güç emeği var burada. İzci kamplarımız olacak. Silivri’nin akciğerini oluşturuyoruz. Her birimizin harcadığı, tükettiği atıkların hesabı yapılacak. Bir kişinin kaç ağaca ihtiyacı olduğu tespit edilecek. Bunlar bizim 5 yıl içinde yapılmasını istediğimiz projeler. Ben 2 yılına tabiiyim. 35 yaşında ben bu ülkeye bir Atatürkçü genç olarak öğrendiğim her şeyi öğretmek için yemin verdim. Bana binlerce kere mektup yazıldı, onlarca kez Amerika’dan gel denildi. Ben bu ülke için geldim, bu ülkede öleceğim. Hizmetlerimizi ettikten sonra da Allah’a gideceğim inşallah. Silivri’de benim son noktam olacak, herkes istediğini söyleyebilir.”
Haber: Adnan Yıldırım
