Yöre dernek başkanları ve yöneticileriyle kahvaltıda bir araya gelen CHP Belediye Başkan Adayı Işıklar: “Desteğiniz Silivri’ye, Silivri’nin geleceğine olsun” dedi.
CHP İlçe Belediye Başkan Adayı Özcan Işıklar, yöre dernekleri ile bir araya geldi. Olta Restoran’da gerçekleştirilen kahvaltıda Işıklar, 52 Yöre Derneği Başkanı ve yönetimi ile buluştu. Gerçekleştirilen kahvaltıya CHP Silivri İlçe Başkanı Suna Göçengil, İYİ Parti Silivri İlçe Başkanı Ozan Ersaraç, CHP İlçe Kadın Kolları Başkanı Elif Yılmazer, İYİ Parti Kadın Kolları Komisyonu Başkanı Çiçek Vişne, CHP İlçe Gençlik Kolları Başkanı Berker Esen, İyi Parti Gençlik Kolu Başkanı Yiğit Efe Pehlivan, Yöre Dernek Başkanları ve Yönetim Kurulu üyeleri katılım gösterdi.
IŞIKLAR: “DERNEKLERİMİZ 4500 YILLIK KÜLTÜR ZENGİNLİĞİMİZİN TEMSİLCİLERİ”
CHP Silivri Belediye Başkan Adayı Işıklar gerçekleştirdiği konuşmada: “52 tane yöre derneğimizin başkanları ve yönetimleri ile bir aradayız. Dernek dernek ziyaretlerim oluyor, hepsi ile birebir görüştüğüm oluyor, ne kadar büyük bir zenginlik olduğunu görüyorum. Silivri’mize kattığınız güç, renk ve getirdiğiniz yaşam güzelliğinin, buradaki güzelliğin de sebebi olduğunu biliyorum. Taşı delen suyun gücü değil, küçücük su damlası mermeri çukur yapıyor, önemli olan devamlılığı, bunu çocuklarımıza da söyleyeceğiz. Biz 4500 seneden beri bu topraklardayız. Buradaki coğrafyamızda, insan zenginliğimiz ile yarattığımız medeniyetin izleri, temsilcileri sizlersiniz. Bunu hafife almayın. Bir memleketi yok etmek isterseniz; o ketesini, yaptığımız o ekmeği, folklorunu, manisini, türküsünü, kılığını, kıyafetini, lehçesini, geleneklerini, giydikleri kıyafetleri o çocuklara unutturmanız lazım. Bir memleketten başka bir memlekete geçerken farklılıklarını görürsünüz, ne büyük zenginlik. İşte kültür bu, o halk oyunlarında yapılan figürler 3000 yıllıktır. O hareketlerin süzülüp gelmesi o kadar kolay değil, hepsinin bir anlamı var. Medeniyet böyle bir şey kök salmış, üstünden yeşermiş dallar, o topraklardan Silivri’ye gelmiş, dernekler bunu temsil ediyor. İşte bunu yaşatamaz, çocuklarımıza aktaramazsak yok olacağız. “
5 SENE SONRA BETON MU YİYECEĞİZ?”
Derneklerimizin, gücü, birlik ve beraberliği medeniyet kısmı, bir arada olmak için gerekli olan çimentosu ama başka bir kısmı daha var. Hepimizin her karış metrekaresine ortak olduğu bu memlekette, bir görevimiz daha var; çocuklarımızı üretmeye, eğitmeye, sporla buluşturmaya yönlendirmek. 8000 lisanlı sporcu var Silivri’mizde, İstanbul’da ikinciyiz, biz 8000 çocuğa forma giydirmiş bir belediyeyiz. Spor yapan çocuğun kötü alışkanlıkları olmaz, dersine çalışır, arkadaşları ile diyalog içinde olur, kültür etkinliğine katılan çocuğun diyaloğu gelişir, işinde, geleceğinde, başarısı artar. O kültürel değerler, ahlak, adalet ve hakkaniyetle kurulacak bir yönetimle ve bu toprakların korunmasıyla geleceğe taşınır. Çocuklarımızı, İstanbul’un yanı başında Tarım Okulu açarak, adını dahi duymadığınız mesleklerle, ekmeden kaça satarım diye öğreterek, ona göre yetiştiriyoruz. Pazarlama mühendisleri, pazarlama teknikerleri yetiştiren Türkiye’de okul yok, burada biz açtık. 10 senedir o toprakları korumak için uğraşıyoruz, neden; çünkü o çocuklarımıza bu meslekleri kazandıralım, dünyanın gelecek teknolojilerini burada kuralım diye. Boşuna bir çaba değil, sizin evlatlarınız benim evlatlarım. 5 sene sonra hep beraber betonu mu yiyeceğiz? Sınırda o anneler babalar akın akın geliyor, elinde bir cezve kucağında çocuk, kaynatacak ot arıyor! Kopardığı ot zehirli olabilir, kaynatacak çocuğa içirecek. Neresi orası biliyor musunuz, Urfa, Urfa; tarımın dünyada yeryüzüne çıktığı yer. İlk saban 7000 yıl önce orda bulunmuş, şimdi bir anne çocuğuna içirmek için ot bulamıyor..!
“İKAME EDİLEMEYEN ŞEYLERİN BİRİNCİSİ GIDA” “
Biz burada tarım okulunu açıyor, burada tohum yetiştiriyoruz; Anadolu’ya karabuğday tohumu gönderiyoruz. Üç şey gizlenemez; duman, sevgi ve fakirlik. Dünya’da 1 milyar 750 milyon Müslüman yaşıyor ama bu kadar müslümanın bir yılda ürettiği bilgi, birikim, patent, marka İsrail’in ürettiğinin yüzde 4’ü kadar. Ben Cumhurbaşkanı değilim, başbakan da değilim, Silivri’yi düşünen, bu memleket için gece gündüz bir ömrünü tüketen bir kardeşiniz olarak söylüyorum bu toprakları tutmak için elbirliğiyle beraber çalışacağız. Lisesini kurduk, teknoparkları için de bütün protokolleri hazır. Tarım Sit Alanı’nı ilan ettirdik. İlk defa Silivri’de uygulanacak bir tanım; Tarım Arsası. Biz tarımın, gıdanın silikon vadisini kuracak o Amerikan emperyalizmine karşı duracağız. Bizi geçemezler çünkü toprak bizde, kendini yenilemeyen ikame edilemeyen şeylerin birincisi gıda. İşte Silivri’de onu yapıyoruz. En son çıkardığımız bir kanun teklifi; Tarımın ve Tarımsal Gıda’nın, Hayvancılığın Endüstri Bölgesi. Tohumunu yetiştiriyoruz, hayvancılık türlerini de yetiştireceğiz. 500’e yakın mezun öğrenci vereceğiz, yetmedi ikincisini açacağız.
“DESTEĞİNİZ SİLİVRİ’YE, SİLİVRİ’NİN GELECEĞİNE OLSUN”
“Silivri’de bir şeyleri değiştirmek dönüştürmek için çalışıyoruz. İki ucu 55 km bir memlekette, sokakta eksik bıraktığımız bir şey olabilir. Benim derdim insanlarla değil, burada yaşayan tüm hemşerilerimizle ortak bir heyecana ihtiyacımız var. Hepimizin geleceği için bu şehirde kardeşliğin, barışın ortaklığını kurduk. Yaptığınız yönetimde, ahlak yoksa, adalet yoksa, hakkaniyet yoksa geç..! 1 milyonu milyon yapan başındaki bir, 6 tane sıfırı geç. Başına o biri koyacağız, sonra arkası değer kazanacak. Silivri’nin merkezindeki evin değeri ile Çayırdere’deki evin değeri arasında çok çok olsun iki kat fark olur. İstanbul’a bakın öyle mi? Topraklarımızı koruyacağız, bu bir zenginlik..! Bütün çocuklarımıza, nereden gelmiş, ne yapmış beni hiç ilgilendirmez, hakkaniyet sağlayacağız. Memleketlerimizi, değerlerimizi, geleneklerimizi unutmayacağız. Adam gibi yaşamak için elbirliğiyle görev yapacağız. Desteğiniz Silivri’ye olsun, Silivri’nin geleceğine olsun. Silivri’yi hep birlikte bir yapacağız, büyüteceğiz, birleştireceğiz, üreteceğiz ve paylaştıracağız” dedi.