Albayrak, ülke olarak son yıllarda çok önemli badireler atlatıldığının altını çizerek, her birinden daha da güçlenerek çıkılan bir süreç yaşandığını dile getirdi.
“MADDELERİ TEK TEK ANLATMAYA GEREK YOK”
Bir referandum sürecinin içinde bulunulduğunu hatırlatan Albayrak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“18 Madde var, ikisi yürürlük maddesi. Onları bir kenara koyduğumuzda 16 madde var. Bunları burada tek tek anlatmaya gerek yok. Hepimizin malumu, ben şöyle diyorum, asgari akıl teri dökerek okuyan insanlar, o 16 maddede Türkiye’nin geleceği ve istikbaliyle ilgili, Türkiye’nin istikrarı ve büyük Türkiye yolculuğuyla ilgili ne anlam ifade ettiğinin farkında. Birileri var onlara diyecek bir şey yok, adam okumamış. Maddelerden bile haberi yok çıkıyor konuşuyor. Öyle bir konuşuyor ki adam ‘hayır’ı destekliyor ama açıklamalarında ‘evet’ arkasında. Var ya bir tane muhalefetin başındaki adam. Bizden iyi ‘evet’ savunuyor ama savunduğunun farkında değil.
“BÜTÜN VATAN HAİNLERİ ‘HAYIR’ DİYOR”
Bütün ‘hayır’ diyenler vatan haini değil, böyle bir şey demiyoruz ama bir şeyin altını çizmemiz lazım. Bütün vatan hainleri ‘hayır’ diyor. Bunu görmemiz lazım. Ne kadar vatan haini varsa ‘hayır’ diyor. Bu ince çizgi o kadar önemli ki. Kimin kimle iş tuttuğu, kimin kimin yanında saf tuttuğu. ‘Ülke bölünecek!’ Bu anayasa teklifinde ülke bölünecek olsa ilk ‘evet’ diyecek olan Kandil’dir, İmralı’dır. Ülke bölünecek olsa ilk FETÖ’dür, malum terör örgütleridir.”
“Bu paket Cumhurbaşkanı için, Recep Tayyip Erdoğan için çıkıyor” diyenlere de seslenen Albayrak, “İnsan biraz utanır. Bugünkü Cumhurbaşkanının sahip olduğu yetkiler bu paketteki yetkilerden çok daha fazla. Bugün siz Cumhurbaşkanını 82 Anayasası’ndan aldığı güçle yargılayamıyorsunuz bile. Diyorlar ya bir tane suçtan, hangi suç? Vatana ihanet. Birçok insan bunun da farkında değil. Türk Ceza Kanunu’nda vatana ihanet suçunun tanımı yok. Tanımı olmadığı için bundan da yargılayamıyorsunuz. Yetkisi var sorumluluğu yok. Hesap veremeyecek. Nasıl bir demokrasi ve anayasa? Halbuki bu pakette denetimi, kuvvetler ayrılığı, hesap verilebilirliğiyle çok daha demokratik bir anayasa geliyor. Esas işte bu durumdan dolayı, sistem ihtiyacından dolayı bizim Cumhurbaşkanımızdan sonrası için. Yani anlatmaya gerek yok. Yani 1960’lar, 70’ler, 80’ler, 90’lar demeye gerek yok.” değerlendirmesini yaptı.
“BÜYÜK TÜRKİYE DEDİKÇE BİRİLERİ DAHA ÇOK KORKUYOR”
Türkiye’de 26 günlük hükümetler olduğunu hatırlatan Albayrak, şöyle devam etti:
“Türkiye’deki koalisyonların ortalama 16 ay sürdüğü, 16 ayda hiçbir yatırımın gerçekleşmediği, istikrardan bahsedilemediği bir iklimde Cumhurbaşkanlığının liderliğinde son 15 senede güçlü bu iktidar bizi kesinlikle yanıltmaz. Esas bundan sonrasıdır. Yani Cumhurbaşkanımızdan sonrası için bu anayasaya ihtiyacımız var.
Hepinizin Almanya, Hollanda’da akrabası var. Konuşuyor musunuz şu son bir kaç haftada olanları? Yaşanan rezillik ve kepazelikleri… PKK’lılara, terör örgütlerine, ‘hayır’cılara her gün miting yaptıracaksınız. ‘Evet’ diyecek olan bizim gurbetçilerimize, vatandaşlarımıza, bakanlarımıza, milletvekillerimize ne yapacaksınız? Korku nedir Allah aşkına, neden korkuyorsunuz? ‘Büyük Türkiye’ dedikçe birileri daha çok korkuyor. Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz. 15 senedir bu liderlik bu ülkeye hayal edemeyeceği yatırımlar, istikrar ve güven kazandırdı. Birileri gibi anca konuşup laf üretmek değil, iş üreterek bu ülkeyi birinci lige çıkardı. Artık şimdi birinci lig de yetmez. Ne diyoruz? Şampiyonlar ligi.”
“16 NİSAN 15 TEMMUZ’UN NET RÖVANŞIDIR”
Albayrak, şimdi Türkiye’nin bir üst lige çıkmak zorunda olduğunu belirterek, sözlerini şöyle tamamladı:
“2 bin 500 dolarlardan 10 bin dolarlara. Nereden nereye geldik. Türkiye’nin geldiği bu nokta yeter mi bizim için? Hayır. 25 bin dolara çıkması lazım. Bunun için lobilerin, vesayet odaklarının malum yurtdışındaki merkezlerin elinde oyuncak olan Türkiye tarihte kaldı. Kalmak zorunda. 15 Temmuz bunun ete kemiğe büründüğü tarihtir. Önümüzde bir siyasi seçim yok, bir partinin seçimi yok. A, B partisi yok. Önümüzde milli olanla olmayanın çok net ayrışacağı bir süreç var. Bu ülke yerli ve milli değerleriyle büyük Türkiye’ye doğru yer alacak ya da 15 Temmuz’daki gibi suret-i haktan görünüp, bizden görünüp içimize sızan hainlerle uçuruma sürüklenecek. İşte 16 Nisan, 15 Temmuz’un çok net bir rövanşıdır. 15 Temmuz’a atılacak en ağır tokat ve darbedir. 16 Nisan’a kadar partinin, siyasetin bir önemi yok, Türkiye’nin önemi var.”
Bu arada daha önce etkinliğe katılacağı duyurulan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, programa katılmadı.