Alevi Kültür
Dernekleri Silivri Şube Başkanı Coşkun Aksoy, geçtiğimiz günlerde Hacı Bektaş
Veli Anma Etkinliklerinde Bakan Bozdağ’ın protesto edilişini değerlendirdi.
Aksoy, dernek binasında düzenlediği toplantıda şöyle konuştu:
“Halk, son
aylarda Alevi – Bektaşiler üzerinde yapılan olumsuz alaycı tavırlara bir tepki
verdi. Taksim gezi parkı olaylarında verdiği tepkiyi, bu kez Serçeşme’ye akın
akın gelerek koydu. 16 Ağustos sabahında açılışta, hükümetin bakanına verilen
tepki onun bir yansıması idi. Ama bakana yapılan saldırı, Alevilere
yakışmıyordu. Bu anlamda, hele bir konuğa yapılan saldırı üzücü bir olay olarak
kamuoyuna yansıdı. Hala mesajı alamayan hükümet bu işin altında da muhalefeti
suçladı.
Göreve geldiği
günden bu yana, Alevi Bektaşi örgütleri ile bir türlü, yıldızları barışamayan
belediye başkanı, bu yıl Cem Vakfı ile işbirliğine gittiği, bazı etkinlikleri
birlikte yapma gibi olumlu adımlar attığı görüldü. Sayın Belediye Başkanı
göreve gelinceye kadar, her yıl en geç mayıs ayında bir araya gelinir, program
taslağı hazırlanır, görev bölümü yapılır, etkinlikler yapılırdı. İşte nasıl
olduysa oldu; göreve gelir gelmez Alevi örgütlerini bir kenara itti. Bu kez
katkıyı hükümetten bekledi. Onlar da katkılarını yaptılar ama temsilcilerini
gönderdiler.
Birkaç yıldır
Alevilerin bakanlara ıslıklı, yuhalama tepkilerini gördük. Ama bakana yapılan
bireysel saldırı da olsa, bizleri üzdü.
Dileriz
önümüzdeki dönem aklıselim bir yerel yönetim gelir, 51. yılında dört dörtlük
bir etkinlikler yapılır. Bu katılım Serçeşme’ye olan bağlılığımızdan ileri
gelmekte. Zaman zaman alternatif etkinlik gibi görünse de, etkinliği zarar
vermeden, şenliklilerin dışında cemler düzenlendi. Birlik cemlerine önemli
katılımlar oldu. Cemlerde olmazsa, olmaz semahlarını döndüler.
Başta kültür
merkezinde olmak üzere, konferanslar, paneller düzenlendi. Sergiler açıldı.
Tören alanında yapılan konserlere rağmen; akşamları cem yapılan yerlere akın,
akın gittiler. Niyazlarını ettiler. İnançlarını yerine getirdiler. Başta Pir
Hacıbektaş’ın türbesi olmak üzere, Beştaşlar, Çilehane, Dedebağ, Kadıncık Ana
gibi kutsal yerleri, akın, akın ziyaret edip, niyazlarını ettiler. Dileklerini
tuttular. Deliktaş tan geçtiler. Zaman, zaman sıra oldular. Ama bütün bunların
yanında dergahı ziyaret etmek isteyen binlerce can sırada iken, bir grup
türbanlı, kara çarşaflı kadın, biz camide namaz kılacağız diye kapıya
dayandılar. Yıllardır, Serçeşme’nin her yanında girişler paralı iken, kimse
camiye girenden para almadı. Bunlar da neyi kanıtlamak istediler bilemiyorum.
Ama tepki gösteren alevi bayanları görevliler tartakladılar. 1826’dan sonra,
Serçeşme’ye atanan Nakşibendi şeyhi, ilk işi buraya bir cami yaptırmak oldu.
Şimdi eğer inançlara saygılı bir yönetim, diyanet işleri hemen bir karar alıp,
camiyi boşaltmaları, bu külliyeyi Alevilere teslim etmelidirler. Birkaç yıl
önce dergâh içinde bir Tv. Çekimi için bakanlıktan izin alınarak yapıldı. Bu
ülkeyi yönetenlerin ayıbıdır.
Eşit yurttaşlık
hakkı tanındığında; Madımak Müze Olur, Cem Evleri ibadet yeri olur. Serçeşme
Alevilerin inanç yeri olur. Ülkede Alevilerin, Sunilerin, Türklerin, Kürtlerin
sorunları kalmaz. Bu sorunlar ortada durdukça, bahane edilecek çok sorun çıkar.
Binler, yüz binler akın, akın geldiler. Dışarıda, bahçelerde çadır kurdular,
zor koşullar altında ziyaretlerini yaptılar. İnançlarını yerine getirdiler. 3-4
günlük dönemde konutlar yapılamaz ama, bu insanların kalabileceği alt yapıları
olan çadır kentler yapabiliriz. Suriye’de Esad yönetimini yıkmak için Çadır
kentler buraya kurulamaz mı? Daha önce Cumhurbaşlarımızdan Sayın Demirel’in
emri ile kurulan çadırken TOKİ’ye verilmiş. Anfi Tiyatro, kapalı spor salonu
ihtiyaca cevap veremez olmuş. Yapılan tüm yatırımlar 1990 yıllardaki SHP (CHP),
DYP koalisyon hükümetleri döneminde yapılmış. Son on yılda yapılan bir şey
yok.Ben herkesten daha çok aleviyim diyen kişilere seslenmek zor değil aslında Fazla bir şey istemiyoruz. Konya’da Mevlana
anma programları için ayrılan ödenek kadar bir bütçeyi buraya aktarılsa yeter. Serçeşme’ye
giden bütün Canların ziyaretlerini Hak Kabul ede. Ne diledilerse yerine gele.”