Günümüzde trafik ve yoğun iş temposunun yarattığı strese; düzensiz ve sağlıksız beslenme, spordan uzak hareketsiz yaşam da eklenince özellikle büyükşehirlerde yaşayanlar, kalp çarpıntısı sorunuyla giderek daha sık karşılaşıyor. Kalp atışlarının hissedilmesinin verdiği rahatsızlık hissi veya kalbin çok hızlı ve çok dolgun atması olarak tanımlanan çarpıntı, ciddi kalp hastalıklarının göstergesi olarak da karşımıza çıkabiliyor. Buna karşın çarpıntının eskiden beri olması, günlük sohbetlerimizde ‘kalbim yine çarpmaya başladı” sözleriyle dile getirilirken, bu söylemler sorunu adeta sıradan hale getiriyor, kanıksatıyor. Oysa çarpıntının ciddi bir sorun olduğunu belirten Acıbadem International Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Güliz Erdem, “Özellikle daha önceden kalp krizi geçirenlerde, kalp damar hastalığı, kalp yetmezliği, kalp kası ve kalp kapak hastalığı olanlarda çarpıntının, ritm bozukluğuna bağlı olması ihtimali çok yüksektir. Çarpıntı ile birlikte baş dönmesi, bayılma, göğüs ağrısı ve nefes darlığı gibi başka şikayetler olursa, acil olarak duruma müdahale edilmelidir” diyor. Çarpıntının nedenini bulmak için kişinin mutlaka kardiyoloji uzmanına görünmesi gerektiğini vurgulayan Doç. Dr. Güliz Erdem, “Kalp hastalıklarının yanı sıra tiroit bezinin fazla çalışması, kansızlık gibi bir sağlık sorunu çarpıntıya sebep olabileceği gibi, bunlar olmaksızın hayat şartlarının yol açtığı çarpıntının nedenleri de mutlaka ortaya çıkarılmalıdır. Örneğin günümüzde sınav stresinin gençlerde çarpıntıya giderek daha fazla yol açtığını görüyoruz” diyor. Doç. Dr. Güliz Erdem, hayat şartlarının tetiklediği ve çarpıntıya yol açan, önde gelen nedenleri anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.