Şeker, azo bileşiklerinin sadece giysilerde değil, otomotiv
sanayi ve inşaat sektöründe de kullanıldığını belirtti. Azo
bileşiklerindeki 7 maddenin kanserojen etkiye sahip olduğunu ifade eden
Şeker, giysilerde kullanılan azo bileşiklerinde ise kanserojen etkiye
sahip “arilamin” maddesinin bulunduğunu dile getirdi.
KÖK BOYASI GİTTİ SAĞLIKSIZ ÜRÜNLER GELDİ
Temasın
fazla olması nedeniyle bu maddenin giysilerde kullanımının insan
sağlığını ilgilendirdiğini vurgulayan Şeker, “Giysilerde eskiden kök
boyası kullanılırdı. Kök boyalarının yerini son yıllarda sentetik
fabrikasyon ürünü olan azo bileşikleri aldı. Azo bileşikleri, yasal
sınırı aştığında kanserojen etkiye sahiptir. Azo bileşiklerinin mesane
kanserine yol açtığı kanıtlandı. Akciğer ve meme kanserine de yol açtığı
ileri sürülüyor ancak bunlar henüz ispatlanamadı” diye konuştu.
UZAKDOĞU`DAN GELEN ÜRÜNLER TEHLİKELİ
Azo
bileşiklerinin 1960`lardan itibaren bilindiğini dile getiren Şeker,
Türkiye`de 1995 yılında içerisinde azo bileşiklerinin olduğu boya
maddelerinin kullanımına yasal sınır konulduğunu belirterek, şunları
söyledi:
“Normal şartlarda azo bileşiklerinin sağlığa
zararlı olmayan miktarı 20 ppm, yani 1 gram maddede 20 mikron civarında
bulunabilir. İzin verilen üst sınır ise 30 ppm. 30`a kadar devlet izin
veriyor ama 30`un üzeri kesinlikle yasak. Bu nedenle 30 ppm`den yüksek
miktarda azo bileşeni içeren boyalara denetime açık firmalarda
rastlanması zor ama kaçak üretimler her zaman olabilir. Burada en büyük
risk, yurt dışından gelen ürünler. 2011 yılında İstanbul`da
yapılan denetimlerde yasal sınırından 300 kata varan yüksekliklerde azo
bileşeni içeren ithal giysilere rastlandı. Bu giysiler toplanıp, imha
edildi ancak denetim dışı birçok giysinin halka satıldığını biliyoruz.
En büyük risk, Uzakdoğu`dan gelen ürünlerde. Markası ne olursa olsun
Uzakdoğu`da maliyet düşük olduğu için bu boya maddeleri daha sık
kullanılıyor. Özellikle Hindistan, Çin ve Bangladeş gibi ülkelerden gelen giysilerde risk daha fazla. Bu ülkelerdeki denetimlerde sıkıntı var.”
“PARLAK VE RENKLİ GİYSİLERE DİKKAT”
Uzakdoğu
ülkelerinde üretilen kıyafetlere karşı dikkatli olunmasını öneren
Şeker, “Daha çok parlak ve renkli giysilere dikkat edilmeli. Parlak
renk, azo maddesinin fazlalığından kaynaklanıyor ama her parlak renkli
giyside de `azo bileşikleri var` demek yanlış olur. Genellikle kadın
giysilerinde kullanılıyor” dedi.
Giysilerdeki “arilamin”
maddesinin dokunmakla geçmeyeceğini vurgulayan Şeker, “İnsan derisi bu
tür maddelerin geçişine izin vermez. Bu boya maddesinin olduğu elbise,
tişört, şort veya herhangi bir giysi terlediğinizde cildinize direkt
temas ediyorsa o zaman risk ortaya çıkar” şeklinde konuştu.
Yrd.
Doç. Dr. Şeker, arilaminin sadece boyalarda değil, sigaranın dumanında
da bulunduğunu belirterek, bu maddenin, sigara içen ve aynı ortamdaki
kişinin sağlığını tehdit ettiğini sözlerine ekledi.