Dr. Murat Kinaş, gelen hastaların Ramazan ayı nedeniyle en çok, “Oruç tutabilir miyim?”sorusunu sorduğunu söyledi. Dr. Kinaş, gebelikte tutulan orucun sakıncalı durumlar doğurabileceğini belirterek, “Sağlıklı bir insanın oruç tutması herhangi bir sıkıntıya neden olmamakla beraber hamile kişilerde aynı şeyi söyleyemeyiz. Gebelikte vücudun enerji ve sıvı gereksinimi artar. Ayrıca gebelikte vücutta şeker kullanımının artması sonucunda kan şeker düzeyleri düşer ve daha sık açlık hissedilir. Oruç tutulması durumunda düşen ve karşılanamayan kan şekerleri yağ asitlerinin yıkımını arttırarak ortaya çıkan bazı maddeler ise bebekte bazı sorunlara neden olur. Bu konuda yapılan çok fazla çalışma olmamakla beraber oruç tutan gebelerin bebeklerinde çeşitli yan etkiler görülmüştür. Bunların başında ise büyüme-gelişme bozuklukları ve amnion sıvı bozukluklarıdır. Gebeliğin hızlı büyüme dönemlerinde oruç tutmuş olan annelerin biraz daha düşük ağırlıklı bebekler doğurdukları bilinir. Bir çalışmada da gebeliğin son üç ayında tutulan orucun sezaryen oranını, şeker hastalığını ve yeni doğan bakım ihtiyacını arttırdığı belirlendi. Ayrıca gebelerin oruç tutması durumunda bulantı, kusma şiddetlenir” dedi.
Emzirme döneminde olan annelerin sıvı ve besin alımının düzenli ve yeterli olmasının önemli olduğunu dile getiren Dr. Kinaş, gebe annelerin oruç tutmasıyla oluşan yan etkilerin emziren anneler için de geçerli olduğunu vurguladı. Dr. Murat Gökhan Kinaş, “Emzirme döneminde oruç tutuluyorsa özellikle sıvı ve vitamin desteği ihmal edilmemelidir. Aksi durumda ek besin gereksinimi artacak bu da bebeğin emdiği süt miktarının azalmasına, sütün daha az salgılanmasına hatta erken kesilmesine neden olacaktır” diye konuştu.