Esenyurt Belediyesinin üstlendiği, modern Türkiye tarihinin ilk siyasi darbesi olarak görülen Sultan Aziz’in tahttan indirilmesi ve ardından şüpheli ölümünü anlatan “Büyük Oyun-İlk Darbe” tiyatro oyunun galası Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda yapıldı. Başkanımız Necmi Kadıoğlu gala öncesi yaptığı açıklamada şunları söyledi. Saygıdeğer misafirler,Bu akşam burada tarihimizin ilk darbesine maruz kalan ve darbeciler tarafından şehit edilen Sultan Abdülaziz’i “Büyük Oyun-İlk Darbe” isimli tiyatro oyunu ile yeniden hatırlamayı, bu vesileyle nesillerimizi tarihimizin gerçekleriyle buluşturmayı arzu ediyoruz. Mithat Paşa ve Hüseyin Avni Paşa’nın tertibiyle tahtından edilen Sultan Aziz, tarih kitaplarında intihar ederek hayatına son veren bir halife olarak anlatılmıştır. Büyük mütefekkir Cemil Meriç’in ifadesiyle söyleyelim: “Tarih kitaplarımız, Haçlıların en büyük zaferidir.” diyor Cemil Meriç. Yıllardır kendi tarihimizi, sömürgeci aydınların kaleminden okuduk. Kendi toplumuna yabancı bu aydın tipinin ürettiği toplumsal çözülmeyi öncelikle sağlam bir bilinçle önleyebileceğimiz kanaatindeyim. Değerli misafirler,Bugünü anlamak için dünün gerçeğini aramak zorundayız. 15 Temmuz darbe girişimi gecesi, tanklara ve kurşunlara karşı yürüyen milletimiz, tıpkı Çanakkale’de, Kût’ul Amâre’de, İstiklâl Harbi’nde olduğu gibi yeniden kıyâma kalkmış, kılık değiştirmiş işgal kuvvetlerine karşı salâlarla, duâlarla yeniden bir tarih yazmıştı. O gece Sultan Aziz’in, Sultan Hamit’in torunları uykusundan uyanmış; 150 yıldır nesilden nesile aktarılan acıların, ihanetlerin bedelini bir gecede almak istercesine canlarını ortaya koymuştu.Bizler tarihimizi devamlı surette tekrar eden bir hikâyenin parçası olarak değil, aksine bir ibret levhası olarak okumak zorundayız. Mehmet Âkif’in deyişiyle “Tarih, tekerrürden ibarettir diyorlar, hiç ibret alınsaydı tekerrür mü ederdi.” 15 Temmuz’da sahnelenen bu Büyük Oyun’dan ibret almak mecburiyetindeyiz. Küresel İngiliz-Yahudi ittifakının 150 yıldır ülkemizde oynadığı bu BÜYÜK OYUN’u her fırsatta deşifre etmek ve bu sayede toplumsal bilincimizi canlı tutmalıyız. Taşeron örgütler ve piyonlar marifetiyle vatanımıza yönelen bu alçakça saldırıları, emin olun, ancak böylesine bir şuurla ortadan kaldırabiliriz. Bu şuuru oluşturabilmemiz için önce bu ders kitaplarını düzeltmemiz lazım. Bizim bugün adına tarih dediğimiz şey, daha düne kadar dedelerimizin yaşadığı hayatın ta kendisiydi. Bir hayalden değil, bir hakikatten bahsediyoruz. Sen mazlum bir padişaha dinden çıktı diyeceksin, akıl sağlığını kaybetti diyeceksin; iktidarı ele geçirmek için şeytanı bile kıskandıracak türlü hilelere başvuracaksın; bütün bunlara rağmen başaramayınca dış güçlerin desteğini alıp darbe yapacaksın; yetmedi hunharca bir cinayetle öldüreceksin; sonra da ders kitaplarına intihar etti diye yazacaksın. Değerli dostlar bu uykudan uyanmamız lazım. 15 Temmuz’da bu hainler amaçlarına ulaşsaydı başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere Büyük Türkiye ideali için çalışan bütün dava arkadaşları için aynı yalanları yazacak, aynı alçaklığı yapacaktı. 15 Temmuz gecesi saat 22.00’de Esenyurt meydanında toplanan binlerce kardeşime söylediğim cümleler bu anlamda yalnızca anlık bir heyecanın, bir hissiyatın ifadesi değildi. Hayatımın ve karakterimin ifadesiydi. Yine söylüyorum “gerekirse tankların altında parça parça olacağız; ama vatanımızı, Cumhurbaşkanımızı bu hainlere teslim etmeyeceğiz.” Allah’a sonsuz şükürler olsun. O gece binlerce Esenyurtlu kardeşimle 25 kilometre boyunca havaalanına yürüdük ve o tankları, hainlerin elinden geri aldık. Bu akşam, milletimizden gizlenen bir hakikati sizlerle paylaşmak için birlikteyiz. Sultan Abdülaziz’in şahsında Türkiye’nin darbeler tarihini bir tiyatro oyunu ile yeniden hatırlamayı arzu ediyoruz. Gerçekten Büyük bir Oyun’un içindeyiz. Malumunuz 19. yüzyıl İngiliz dış politikasını ifade eden kelime Büyük Oyun’du. Şundan emin olun oyun içinde oyun var. Biz bu Büyük Oyun’da oyun kurucu olarak yer almak istiyoruz. Dertleri bu, sıkıntıları bu. Küresel emperyalizme karşı bağımsızlık savaşı veren, dünya 5’ten büyüktür deme cesaretini ve kararlığını gösteren Cumhurbaşkanımızı ve onun şahsında temsil edilen bağımsızlık fikrini ortadan kaldırmak. Bu hilal ile haç’ın kavgasıdır. Adam, “Haçlılar size ilişmez diyor; ilişmemiştir diyor.” Milletin zekâsıyla alay ediyor. Bu hainlerin yatacak yeri yok. Saygıdeğer MisafirlerTürkiye büyük bir kalkınma hamlesi içerisindedir. Daha düne kadar memur maaşlarını bile IMF’den borç alarak ödeyen Türkiye, bugün yalnızca bölgesel bir güç değil küresel bir güç haline gelmiştir. Küresel sistemin Türkiye’nin bu kalkınma hamlesini kabullenmesini bekleyemeyiz. Bu yüzden şer odaklarının ülkemiz üzerindeki emelleri bitmeyecektir. Biz üzerimize düşeni yapacağız ve Allah’a teslim olacağız. “Onlar tuzak kurar, Allah da tuzak kurar. Allah tuzak kuranların en hayırlısıdır.” Ben bu organizasyon vesilesiyle dedelerimizi rahmetle, minnetle yâd ediyorum. 15 Temmuz şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Sizlere de katılımınızdan dolayı tekrar teşekkür ediyorum.