CHP, İYİ PARTİ VE İYGAD
CHP hafta sonu 36. Olağan Kurultayı’nı yaptı. Kurultay sonucundan çıkan genel başkan ve Parti Meclisi normal şartlarda 2019 da yapılacak yerel ve genel seçimlerine partiyi taşıyacak. Kurultayın ilk günü Muharrem İnce’nin aday olup olamayacağı tartışması gündeme damgasını vurdu. Seçim sonucunda genel başkanlık için her iki adaya verilen imza sayısı ile adayların aldığı oylar arasında ciddi anlamda değişim olduğu görüldü.
Aday olacak imzayı bulup bulamadığı tartışılan Muharrem İnce genel başkanlık yarışında neredeyse kendisinin adaylığı için verilen imza sayısının dört katı oy alırken , Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ise kendisinin aday olması için verilen imzaların % 35 kadar eksiğini aldı.
Bana göre bu parti içindeki baskının dışa yansıyan tarafıydı. İmza vermeye çekinen delegeler genel başkanlık yarışında gizli oy atarken gerçek niyetlerini de ortaya koymuş oldu. Bu da bize adaletin söylemle değil, eylemle sağlanacağını, CHP’de parti içi ADALET in sadece bir kadın isminden ibaret olduğunu gösterdi. Kısaca galip sayılır bu yolda mağlup olan.
İYİ PARTİ KONGRELERİNİ ATANMIŞ DELEGELERLE YAPTI
Hafta sonu Türkiye siyasetinde yerini alan İYİ Parti’nin ilçe kongreleri vardı. Her ilçede tek aday vardı doğa olarak. Çünkü atanan ilçe başkanları ve yönetim kurulu üyeleri kafasına göre yaptıkları 150 kadar üyeyi önce delege yaptılar, sonrada bu delegelerle göstermelik kongreler yapıldı. Neden öyle yapıldı bunun mantıklı bir açıklaması yok.
Atanmış delegelerle yapılan ilçe kongreleri İYİ Parti yi yerelde bir yere taşıma şansı yok. Gerçek üye kayıtları tamamlanıp, daha sonra demokratik şekilde delege seçimleri tamamlanıp kongrelerin yapılması şart. Yoksa İYİ Parti ilk gireceği yerel seçimde hüsran yaşar.
İYGAD HEDEF BÜYÜTTÜ
İstanbul Yerel Gazeteciler Derneği tüzük değişikliği için genel kurul yaptı. Tüzük değişliğinin ana maddesi derneğin adının değişmesiydi. İstanbul’da sadece 3. Bölgeye sıkışmış İYGAD ı İstanbul geneline yaymayı hedefleyen yönetim, derneğin ismini İstanbul Gazeteciler Derneği olarak değiştirdi. Ayrıca ‘ Yerel Gazete olur, yerel gazeteci olmaz ‘ söylemi de ilk kez bu genel kurul sonrası dile getirildi. Neymiş efendim İstanbul Metropol olmuş o yüzden yerel gazetecilikte İstanbul da tarih olmuş. Gerçekten ilginç tespitler.
Genel kurul her şeyin üzerinde, 150 civarı üyesi olan 20 yıla yakın bir süredir faaliyet gösteren bir derneğin ismi 40 kişiyle değiştirildi sonuçta. Pardon ya bende nelerle uğraşıyorum, seçimli genel kurulu 32 kişiyle yapan bir yönetim 40 kişi ile tüzük değişikliği genel kurulu yapmış. Demek ki bu arada dernek büyümüş ve güçlenmiş değil mi?
Kafama takılan başka bir konuda mevcut başkan ve yönetim isim değişikliği yapılarak derneği İstanbul geneline taşıyacağını ve büyüteceğini iddia ederken aynı genel kurulda dernek organlarındaki yönetici sayılarını düşürdü. Yönetim kurulu 11 kişiden 7 kişiye düştü genel kurulda. Yani dernek İstanbul geneline yayılıp büyürken, yönetim kurulu da aksine küçülecek. Bence söylemle eylem oturmadı. Genel kurulda dernek organlarındaki bu değişikliğe karşı çıkan başta Ali Tarakçı ve Zafer Yiğiter olmak üzere , karşı çıkan arkadaşları tebrik ediyorum .
Bunların hepsini önümüzdeki günlerde sık sık tartışacağız, İYGAD da hareketli günler yakında. Yalnız yönetimdeki arkadaşları acizane iki tavsiyem olacak, önce tüzüğü bir okuyun ikincisi ise bu işten anlayan birinden ‘ Genel kurul nasıl yapılır? Genel kurulda çoğunluk kaç kişiyle sağlanır ? ‘ konuların da destek alın. Çünkü yapılan biri olağan, ikisi olağanüstü , son üç genel kurulda yasal değil, işi bilen bir mali müşavirden bu desteği almazsanız, iyi bir avukat tutmanız gerekecek.
