Çanakkale Savaşı’nın 99. Yılında Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk, şehitlerimiz ve gazilerimiz minnetle anıldı. Program Silivri Kaymakamlığı önünde başlayarak, Atatürk Meydanına yürünmesi ve çelenk bırakılması ile devam etti. Silivri İlçe Başkanı Dilek Demiral, AK Parti Silivri Belediye Başkan Adayı Mimar Tahir Sert, AK Parti Belediye Meclis Üyesi Adayları ve Teşkilat Mensuplarının yanı sıra Çanakkale Şehitlerini Anma Etkinliğine Silivri Kaymakamı Salih Keser, Silivri Garnizon Komutanı Muhammet Sevinç, Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar, Silivri Cumhuriyet Başsavcısı Lütfi Dursun, ,Silivri Muharip Gaziler Derneği Başkanı Adnan Gürcan, Siyasi Parti Mensupları, gaziler, şehit aileleri, basın mensupları ve Silivri halkı katıldı.
TÜRK MİLLETİ ESİR EDİLEMEZ
Protokolün çelenk sunumunun ardından günün anlam ve önemini ifade eden konuşmayı, Üsteğmen Osman Erdem yaptı. Çanakkale Savaşı sırasında şehit olan askerlerimizi ve bu vatan uğruna dünyanın dört bir yanında savaşan cesur Türk Askerini anlatan Osman Erdem konuşmasını; “Ülkemizin bağımsızlığı ve bütünlüğü uğruna canlarını hiçe sayıp ölüme koşan, dünyanın pek çok köşesinde ve güzel yurdumuz birçok yerindeki şehitliklerde ayrıca vatan topraklarını kanları ile sularken bilinmeyen yerlerde, kefensiz ama görevini yapmış olmanın huzuru içinde yatan kahraman şehitlerimizin minnet ve şükran duygularımız ile anmak üzere toplanmış bulunuyoruz. Bugün Türk milletinin esir edilemeyeceğinin, Türk vatanının parçalanamayacağının tüm dünyaya haykırıldığı gündür. Bugün Malazgirt, Kosova, Niğbolu, Yemen, Galiçya, Kafkasya, Sarıkamış, Çanakkale, Kocatepe, Kore, Kıbrıs, Irak, Hakkari, Kars, Tunceli, ve Türkiye’nin dört bir yanında şehit olanların günüdür. Bugün ölümsüzlük şerbeti içenlerin, vatan sağ olsun diyerek Allah’a kavuştukları gündür. Bugün barutun kanla, kanın canla, canın, vatan, namus ve bayrak uğruna destanlaştığı gündür. Bugün oğlunun tertemiz alnını öpüp, oğlunu son yolculuğuna uğurlayan anne babaların, babasını görmeden büyüyen yavruların, kocasının yollarını her an gözleyen, için için her an ağlayan eşlerin, kardeşlerin, dostların gurur günüdür. Şehitlik mertebesi ulaşılabilecek en büyük mertebedir. Bunun içindir ki Türk insanı, vatanı, milleti ve bayrağı ve mukaddes bir görev bilmektedir. Şanlı ordumuz tarih sahnesinde yüksek disiplin ve görev anlayışı ile bizlere büyük zaferler kazandırmıştır. Yüz yıllardır şehitlerimizin anaları, babaları, eşleri ve çocukları onların ardından gözyaşı dökerken, ağızlarından tek bir temenni dökülmüştür; “Vatan sağ olsun.”
BAYRAKLARI BAYRAK YAPAN ÜSTÜNDEKİ KANDIR
“Biz barış isteyecek cesarette, savaşı göze alacak güçte bir milletiz. Türkiye’nin bugünkü güçlü konumuna ulaşması için geçirdiği tarihsel süreç hiç de kolay olmamıştır. Geçirdiğimiz bu süreç neredeyse bir neslin yok olup gitmesine sebep olan acı ve dramatik bir öykü gibidir. Bu süreç sonunda birlik ve beraberlik içinde modern dünyanın saygın bir mensubu olarak tarih sahnesinde yerimizi almamızda şüphesiz ki en büyük pay Çanakkale ve Kurtuluş
Savaşı’nda olmak üzere, daha sonraki dönemlerde görevleri başında terörle mücadele eden aziz şehitlerimize aittir. Hiç kimsenin şüphesi olmasın ki dünyanın en temiz kalpli, en cesur askeri olan Mehmetçik, bugün olduğu gibi bundan sonra da milletimizin bütünlüğü, ülkemizin ulvi değerleri uğrunda canını seve seve vermeye hazırdır. Tarihin tanıklık edeceği ender zaferlerden birinin Çanakkale Zaferi’nin kazanıldığı günde bütün şehitlerimizi saygı ve minnetle anıyor, Allah’tan rahmet diliyoruz. Bayrakları, bayrak yapan üstündeki kandır. Toprak, eğer üstünde ölen varsa vatandır. Vatan size minnettardır. Ruhlarınız şad, vatanlarınız cennet olsun” diyerek sonlandırdı.