Türkiye’nin deprem kuşağında bulunduğunu anımsatan Alan, “Depremlere hazır hale gelmemiz için afet risklerini doğru tespit etmemiz ve buna karşı önlemleri almamız lazım. Gerekli önlemler alınırsa depremde can ve mal kaybı olmaz.” dedi.
Uzun süredir Çanakkale’nin Ayvacık dün de Adıyaman’ın Samsat ilçesinde sarsıntılar meydana geldiğini ifade eden Alan, ” Türkiye aktif tektonik bir kuşak üzerinde yer alıyor ve bu depremler de devam edecek. Bizim burada yıllardır ifade ettiğimiz tehlikenin önceden görülerek, Türkiye’nin bu riskli jeolojik yapısının bilinerek yapı üretim sektörünün yeniden düzenlenmesini söyledik. Denetimin mutlaka zorunlu halde yapılmasını söylüyoruz. İmar Kanunu’nun afet sistemini önleyecek veya yapılaşma sisteminin bunu baz alarak gerçekleştirmesini arzu ediyoruz.” diye konuştu.
Çanakkale depremde 500’ün üzerinde konutun ağır hasar gördüğünü, bine yakın konutun orta ve düşük hasarlı olduğunu, 750’ye yakın ailenin konteynerlerde yaşadığını dile getiren Alan, sözlerini “Yapı denetim sistemi özellikle Marmara Depremi’nden sonra geldi ve bu sistemin de doğru çalışmadığını artık hükümet de kabul ediyor. Bu sistemin geliştirilerek dönüştürülmesi gerekiyor. Tüm bu yapılanmalar olmadan büyüklükleri düşük olan depremlerde dahi ağır risklerle karşılaşabiliyoruz.” diye tamamladı.