Resim yapmaya buharlanmış cama parmaklarıyla çizdiği figürlerle başlayan Eylem Çalışkan, resimle olan ilişkisini sürekli geliştirdi. Resimlerine zenginlik katma arayışında yaklaşık bir buçuk yıl önce üç boyutlu resim sanatıyla tanışan Çalışkan, bu konuda eğitim alma imkanı bulamayınca internetten izlediği videolar sayesinde bu tekniği de öğrenerek, sokaklarda sanatını icra etmeye başladı.
Çalışkan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, resim yapmayı çok sevdiğini ancak sıradanlıktan sıkıldığını bu yüzden de üç boyutlu sokak resmi yapma fikrinin doğduğunu ifade etti.
Resim yapmaya çok küçük yaşlarda başladığını anlatan Çalışkan, “Üç boyutlu resim yapma fikri bende bundan bir buçuk sene kadar önce oluştu. Çok küçük yaşlardan beri zaten resim çiziyorum. Resim adına daha farklı ne yapabiliriz diye çeşitli arayışlar içerisindeydim. Zaman zaman da sosyal medya aracılığıyla üç boyutlu sokak resimleri takip ediyordum. Yine öyle internette gezinirken tesadüfen üç boyutlu sokak resimlerine denk geldim. Oradan gördüğüm videolara bakarak üç boyutlu sokak resmi yapmayı öğrendim” diye konuştu.
Çalışkan, ilk üç boyutlu sokak resmi çalışmasını, Kırklareli’nin Lüleburgaz ilçesinde hayata geçirdiğini dile getirerek, şunları söyledi:
“İlk sokak resmi çizimimi Lüleburgaz Belediyesi öncülüğünde pazar yeri girişini çizdiğim “uçurum” ile yaşadım. Herkes tarafından beğeni ile karşılandı. Çok olumlu tepkiler aldık. İlk resimden sonra çeşitli teklifler geldi. Lüleburgaz Belediyesinde sonra sırasıyla Tekirdağ’a bağlı Malkara, Süleymanpaşa, Çorlu ilçe belediyelerinden talep edildi. Çalışmalarımız böylece geniş kitlelere ulaştı. Bunların yanı sıra yurt dışından teklifler gelmeye başladı. Son olarak Bulgaristan’ın Kırcaali iline bağlı Ardino ilçesinde bir okulun koridoruna havuz içinde yunus resmi çizdim.”
İnsanın istediği takdirde her şeyi başarabileceğini vurgulayan Çalışkan, şunları kaydetti:
“İnsan isterse işine dört elle sarılırsa başaramayacağı hiç bir şey yoktur. Ben bu anlamda herhangi bir eğitim almamama rağmen, imkansızlıklara rağmen üç boyutlu sokak resmi çizmeyi başardım. Bir söz vardır, “Sanatçı olunmaz, sanatçı doğulur” diye. Gerçekten de çok doğru bir söz. Allah insanları farklı donanımlarla yaratmış. Kimisi iyi şiir yazar, kimisi iyi şarkı söyler, kimisi de işte böyle doğuştan bir yetenekle iyi resimler yapabilir. Resim yapmak benim yaşam biçimim. Resim yaparken kendimi çok mutlu ve huzurlu hissediyorum. Sanki farklı alemlerde dolaşıyorum. Böyle bir yeteneğe sahip olduğum için Allah hep şükrediyorum.”