70 yaşındaki Gülten Ergün, 3’ü görme engelli 10 çocuğunun ve hastalığı nedeniyle çalışamayan eşinin geçimini sokakta çiçek satarak sağlıyor.
Eşindeki şeker, tansiyon, böbrek, diz sorunları ve beyin damarlarının tıkalı olması gibi rahatsızlıklar yaşlı kadını tek başına sokakta çiçek satmaya mecbur bırakıyor. “Hiçbir şekilde ayağa kalkıp uzun süre ayakta duramıyor.” dediği eşi ve çocukları için ilerleyen yaşına rağmen elinden geleni yapan Gülten Hanım, birlikte yaşadığı diğer çocuklarından da destek göremiyor.
10 çocuğundan 3 tanesinin görme engelli olduğunu belirten yaşlı kadın, “Benimle birlikte 3 kızım yaşıyor, onun haricindeki çocuklarım ayrı yerlerde yaşıyorlar. Görme engelli olan çocuklarım sokakta müzik yapıyorlar fakat zabıta memurları bana olduğu gibi onlara da izin vermiyor. Onlar bu işi yapmazsa nasıl ekmek kazanacaklar, bilmiyorum.” diyor.
“Çocuklarıma ve eşime bakmaya mecburum”
“Ben olmazsam nasıl geçinirler, nasıl yaşarlar? Gördüğünüz bu evde 5 kişi yaşamaya çalışıyoruz. Bu tek odada banyo, mutfak ve uyku ihtiyacımızın hepsini karşılamak zorundayız. Benimle birlikte yaşayan kızlarım da işsiz. Trafik kazası geçirdikten sonra bacağına boydan boya platin takılan kızım Dilek uzun süre ayakta duramadığı için oturarak çalışmak zorunda ama fabrikalar bu şekilde kendisine iş vermiyor. Diğer kızım da engelliler öğretmeni fakat iş bulamıyor. Ben de çaresizce hepsine bakmak zorunda kalıyorum.” diyerek yaşadığı sıkıntıları dile getiriyor.
“Hanımıma yardım edemediğim için çok üzülüyorum”
Gülten Hanım’ın hastalıkları sebebiyle doktorların ‘5 kiloluk bir ağırlığı bile kaldıramazsın’ dediği ve bu yüzden çalışamayan eşi İsmail Ergün “Ben de eşim gibi 70 yaşındayım. Ayağa kalkıp yürümekte bile çok zorlanıyorum. Eşim tek başına hepimize bakıyor. Hanımıma yardım edemediğim için çok üzülüyorum” diyerek üzüntüsünü belirtti.
“Sokakta çok üşüyorum”
Çatalca’daki evinden otobüse ulaşmak için yaklaşık 45 dakika yürümek zorunda olan yaşlı kadın “Her sabah 8’de evden çıkıyorum ve gece yarısına kadar sokakta çiçek satıyorum. Bazen evime giden yokuşu çıkarken ya da işe giderken bir komşumuz görüyor ve bana yardım ediyor, ama her zaman bu mümkün olmuyor. Tezgahımın başına geçtiğimde yağmur, kar ve soğuk olabiliyor, çok üşüyorum ama bu işi yapmaya mecburum, bu yaşta başka ne iş yapabilirim ki? Ben çalışmazsam hepimiz açız!” diyor.
“Ben çiçek satarak ekmek paramı kazanırım”
“Alnımın teriyle çalışıyorum, çalmıyorum, çırpmıyorum, dilenmiyorum, çiçeklerimi paramla alıp, paramla satıyorum. Ben çiçek satarak ekmek paramı kazanırım, yeter ki zabıta memurları tezgahımı almasınlar.” diyen Gülten Hanım tüm sermayesinin bir anda yok olmasından yakınıyor.
Soğuktan korunmak için küçük de olsa bir kulübeye sahip olmak isteyen Gülten Hanım “Gerekirse seneden seneye vergisini de veririm bu kulübenin, yeter ki bana yardım etsinler, zabıta memurları benim tezgahımı alıp gitmesinler, başka bir şey istemiyorum ben.” diyerek belediye yetkililerinden yardım istiyor.
