Anti-Sosyal Kişilikler Daha Meyilli
Uzman Psikolog Yasemin Ozan Şavkay, her bireyin bağımlı olabileceğini söyleyerek: “Bazı kişilik yapıları, psikolojik faktörleri baz alacak olursak madde bağımlılığına daha meyillidir. Anti sosyal kişilikte olanlar bağımlı olmaya daha meyilli olabilirler. Kişilik, anne ve çocuk arasındaki bağın oluşması ile başlıyor. Çocuk isteklerini hemen gerçekleştirilmesini ister. Bu da çocuğun istekleri doğrultusunda ödül mekanizmasının nasıl gelişeceğini belirler. Bu yaşta ya doğru isteği, doğru ödülü öğrenir ya da davranış bozukluğuna yönelir. Çocuk ya sorunu çözücü ya da sorunu abartıcı yollarda çözüme ulaşmaya yönelir. Seçimini yaparken de zevk verici sonucu seçer. Ergenliğe geçilecek olan yaşa kadar çocuk her iki sonucun getirilerini öğrenemezsin kolay olan yolu tercih ediyor. Buna bir bebeğin yaptırmak istediği her şey öncesi ağlamasını örmek verebiliriz.” dedi.
Gençler Uyarıcıları Daha Çok Tercih Ediyor
Çocukluk döneminin sağlıklı bir bireyin oluşmasında en büyük etken olduğunu belirten Çocuk ve Ergen Psikiyatri Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Serdar Alparslan: “Çevresel ve ailesel etkilerin oluşturduğu ortamda büyüyen çocuk kendini başarı, ödül arasında arayış içerisinde buluyor. Davranış bozukluğu olan birey isteklerinin ve karşılığında oluşacak ödül mekanizmasını etkilemek için bağımlılık yapıcı maddeleri ya da davranışları benimser. Gençler uyarıcıları daha çok tercih ederler. Beyinde bağımlılık yaratacak bazı maddeler vardır. Kişi bu maddeyi almadığı zaman o maddeye ihtiyaç duyar. Mesela ilk başlarda o maddeyi kullandığında keyif alır, rahatlar, endişesi gider, hoş bir his duyar ve bir süre sonra bu maddeyi tekrar alıp aynı hissi yaşamak ister.” dedi.